Replikas - Zerre

Bu topraklardan çıkan en kendine özgü gruplardan Replikas, son albümü "Zerre" ile gönül dağlamaya devam ediyor. Albümde büyük coşkular, büyük sevinçler hissetmeyi beklemeyin. Hissettiğiniz her şey, aslında kendi hayatınızda yaşadıklarınız.

"Zerre", Kasım ayında yayınlandı. İstedikleri teknik imkanlara sahip bir stüdyonun kirası Replikas'a çok gelince, bas gitarist Selçuk'un bakkalının tanıdığı vasıtası ile, Gökçeada'da eskiden cezaevi olan bir binanın yarısını stüdyoya dönüştürdüler. Prodüksiyon, Replikas'a ait, mastering ise New York'ta yapılmış. İlk video, phantom kamera ile, aslında on saniyelik bir senaryonun ağır çekimde gösterildiği 'Bugün Varım Yarın Yokum'a çekildi.

Elbette çoğu Replikassever, 2005'te çıkan bir önceki albüm "Avaz" ile kıyaslayacak. Bize sorarsanız, Avaz'dan eksiği yok; aynı ruhsuz taklidi yapan boşvermiş ama gerilimli müzik, aynı edebiyat göndermeleri. Fark ise, önceki albümler gibi sahnede çalınmış şarkılardan değil, yepyeni bestelerden oluşması. Yani şarkılar, dinleyicilerin reaksiyonuna göre yeniden şekillendirilmemiş. Önceki albümlere göre yükselen sertleşme grafiği, "Zerre" ile istikrarını korumaya devam ediyor. Besteler, açık olmak gerekirse, önceki albümlere göre daha da rahatsızlık verici.

Zerre'nin bir özelliği de, Peyote Müzik'in ilk ürünü olması. Orta katındaki arızalıkları severek takip ettiğimiz Peyote, tam da bu arızalıkları piyasaya sürmek için harekete geçmiş bir plak firması. Replikas, ilk sahne performansını on yıl önce Peyote'de gerçekleştirmişti. Özel bir anlamı da var yani bu ortaklığın. Üstelik, Peyote'nin desteği ile Replikas, hiç ulaşmadığı teknik bir olgunluşa erişmiş, hiç olmadığı kadar temiz ve başarılı bir miksajla karşımızda. Ancak bu teknik rahatlık ile oldukça karmaşık hale gelen bazı şarkılar var ki, konserlerde nasıl çalınacak merak ediyoruz