Dengesiz beslenme |
% 35 |
Sigara |
% 30 |
Enfeksiyon hastalıkları |
% 10 |
Mesleki nedenler |
% 4 |
Alkol |
% 3 |
Çalışma yerinin tozlu ve pis olması |
% 2 |
Gıdalara konan katkı maddeleri |
% 1 |
Yapılan incelemelerde kanserin, kalıtsal olduğu saptanmıştır. Ancak, kalıtsal olarak geçen, kanserin kendisi olmayıp, bazı organların zayıf ve kansere dayanıksız doğması ve gelişmesidir.
Herhangi bir organın sürekli tahriş olması veya yaralanması, ilerde kanser oluşumuna yol açabilir.
Örneğin ; ağızdaki çürük diş, diş etlerini tahriş eden protez, sürekli acı ve sıcak yeme gibi nedenlerle ağız ve dil kanseri oluşur.
Çok ve sık doğum yapan kadınlarda rahim ağzı defalarca yırtılır ve rahim kanserine zemin hazırlar.
Defalarca rötgeni çekilmiş organlarda kanser sık görülür.
Güneşten gelen kozmik ışınlar, toprağa karışır ve yokolurlar. Ancak, beton ve taş yığınları bu ışınları geçirmezler. Dolayısıyla şehirlerde kanser riski fazladır.
Kansere yol açan başlıca etkendir. Şöyle sıralayabiliriz :
- Katkı maddeleri : Bazı katkı maddeleri kansere zemin hazırlar. Bu nedenle, güvenilmeyen katı yağlar, limonatalar ve çikolatalar pek yenmemelidir.
- Tatlandırıcılar(sakkarin) : Tatlandırıcı olarak kullanılan sakkarin, bir gıda maddesi değildir ve böbreklere zarar verdiği gibi, mesane kanserine de neden olmaktadır.
- Küfler : Kuruyemişler üzerinde üreyen küfler, "aflatoksin" denilen kanser yapıcı maddeyi meydana getirirler.
- Kahve : Kahve içenlerde, içmeyenlere göre 2-3 misli fazla mesane ve pankreas kanseri ortaya çıkmaktadır.
- Alkol
- Yiyecekler ve hazırlanış şekli :
- Fazla et yiyenlerde kalın bağırsak kanseri sık görülür.
- Proteinli gıdalar, 100 C üzerinde pişirildiklerinde kanser yapan maddeler oluşur.
- Aşırı ısıtılan yağlarda kızartılan yiyecekler kanser yapıcı olurlar.
- Kullanılmış yağları tekrar kullanmak ta sakıncalıdır.
- Hormonlu maddelerin kansere yol açtığı gözlenmiştir.
- Dengesiz beslenme : Önemli bir yer tutmaktadır.
- Aşırı ilaç kullanma
- Gıdalardaki selüloz
- Ruhsal bozukluklar : Sinir bozuklukları, üzüntüler vücudu zayıf düşürür ve kişinin kansere yakalanmasını kolaylaştırır.
Vücutta hücre yenilenmesini sağlar, alyuvar yapımını arttırır, kanamaları durdurur. Yaprak ve sürgünleri salata şeklinde veya pişirerek yendiğinde kansere karşı oldukça etkilidir.
Ağaçlar üzerinde parazit olarak yaşayan bir bitkidir. Tedavi edici etkileri çok çeşitli olan bu bitki, vücudun direncini arttırmaktadır.
İç kanserlere karşı önleyici ve yayılmayı durdurucu olarak öneriliyor.
Çeşitli kanserlere karşı öneriliyor.
Vücudu pisliklerden temizler, direnci artırır, kanseri önleyici ve durdurucu etkisi vardır. Bir lt beyaz şaraba 5-6 adet kozalak, ince kıyılıp konur, 10 gün sonra süzülür, her gün 1 çay bardağı suya 1 tatlı kaşığı konup içilir.
Öğlen ve akşam yemeklerinde 5'er adet yenir. Vücudu temizleyerek direnci artırır, kansere karşı korunma ve kurtulmada büyük fayda verir.
Tere, karanfil, sarmısak, havuç, lahana, ıspanak, çilek, soğan, kırmızı pancar yenmelidir.
Sebze ve meyveler
Ardıç tohumu
Servi kozalağı
Adaçayı
Mazı
Ökse otu
Isırgan otu
BİTKİLERLE TEDAVİ
Beslenme bozuklukları
Kozmik ışınlar
Röntgen ışınları
Tahriş ve yaralama
Kalıtım
GENEL SEBEPLERİ